> Genel & Güncel > BÜYÜK KURAKLIK YOLDA! Küresel iklim değişikliği, küresel ısınma ve buzulların erimesi

BÜYÜK KURAKLIK YOLDA! Küresel iklim değişikliği, küresel ısınma ve buzulların erimesi

Eklenme Tarihi : 13-01-2021 20:22
Küresel iklim değişikliği, küresel ısınma ve buzulların erimesi gelecekte canlıların yaşamını zorlaştırabilir. DAHA FAZLASI VİDEODA...

Dünya var olduğundan beri kuraklık tüm dünyanın sorunudur.  

Anadolu'da da tarih boyunca hüküm süren pek çok medeniyet için en büyük sorunlardan biri kuraklık olmuştur. Nitekim Tarihi kaynaklar, bugün Çorum sınırları içinde yer alan ve başkenti Hattuşaş olan, Anadolu'nun büyük bölümüne yayılan Hitit İmparatorluğu'nun, büyük bir kuraklık yaşadığını, kaç yıl sürdüğü tam olarak bilinmeyen şiddetli kuraklığın büyük tahribatlara neden olduğunu belirtir. .

Anadolu topraklarında yaşanan kuraklığın Hititler'in sonunu hazırladığı, Mısır'ın, kıtlık yaşayan Hititler'e buğday yardımı getirdiği kayıt edilmiştir.

Anadolu topraklarında yoğun şekilde su azlığı sorunu yaşayan Hititler'in suya çok büyük önem verdiklerini gösteren bir diğer kanıt ise Hititler'den günümüze kalan  anıt havuzlardır. Hititler suya öyle önem veriyordu ki temiz su kaynağını kirleten kişinin cezası ölümdü. Bu durum aslında yine eski zamanlarda bile insanın ekosisteme zarar verdiğini göstermektedir.

19. Yüzyılın ortalarından itibaren Dünya’nın ısındığını gösteren önemli ve büyük kanıtlar vardır.  

Kara, deniz ve okyanus yüzey suyundan alınan üç farklı sıcaklık kayıtlarında görülen ısınma eğilimi Dünya’nın ortalama sıcaklığının 1850 yıllarından itibaren 0. 8 °C arttığını göstermektedir.

 Ortalamalar, 1850 ile 1900 yılları arasını kapsayan sanayi öncesi döneme göre ortalama 1 derece daha sıcak ölçüldü.

Fosil yakıt kullanımı, ormansızlaşma, tarımsal faaliyet ve doğa üzerine etki eden insan aktiviteleri, özellikle sanayi devrimiyle birlikte, metan (CH4), karbondioksit (CO2) gibi doğal sera gazları emisyonlarında önemli ölçüde artışa neden olmuştur.  

Sera gazları, yeryüzünün ısıyı uzaya göndermesine engel oluyor,  böylelikle yeryüzü sıcaklığının sabit kalması zorlaşıyor.  

Sera gazları bu nedenle iklim değişikliklerinin nedeni olarak gösteriliyor.

Okyanuslar ve ormanlar, atmosferde ısınmaya neden olan sera gazını emerler.  

Okyanusların kirlenmesi ve ormanların azalması, sera gazının emilmesini zorlaştırmaktadır.

İklim sistemindeki değişiklik, özellikle 1950'den sonra hızla arttı. Bu kapsamda, kuzey yarım kürede 1983-2012, son 1400 yılın en sıcak 30 yılı oldu.  

Kayıtların başladığı 1880'den beri 2014 yılı, küresel kara ve okyanus yüzeyleri boyunca en sıcak yıl oldu.

Son yapılan araştırmalara göre eriyen buzul kütleleri ABD'nin Kaliforniya eyaletini kaplayabilecek büyüklüktedir.  

Yapılan araştırmalar, 2019 yılında ortalama 532 milyar ton buzulun eridiğini göstermektedir.

Buzulların erimesi deniz seviyesini yükseltecektir. Bu yükselişin korkunç yanı denize veya okyanusa kıyısı olan şehirleri su altında bırakacak olmasıdır.  

Tüm buzulların erimesi durumunda ortalama deniz suyu seviyesi 65 metre kadar yükselebilir. Bu da deniz seviyesine yakın kara parçalarının denize karışacağı anlamına geliyor. Bilim insanları Dünya üzerindeki tüm buzun 5 bin yılda eriyebileceğini öngörüyorlar.

Dünya’nın her yerinde henüz tam anlamıyla yaşanmamış olsa da, küresel ısınmanın ekonomik, ekolojik ve sosyolojik sorunları da beraberinde getireceği düşünülmektedir.

Küresel ısınma ile birlikte, Dünya’nın belirli bir bölgesinde yoğun bir kuraklık ve sıcaklık, diğer bir bölgesinde ise şiddetli kasırga ve fırtınaların ardından gelen seller yaşanabilir.

Küresel İklim sorunlarını Okul grevi ve düzenlediği eylemlerle çevrecilerin tanınan yüzü olan İsveçli aktivist Greta, küresel ısınma terimleriyle karşılaşmış, küresel iklim sorunlarının insan eylemleri sonucunda gerçekleştiğini öğrenmiş ve yaşadığı hayal kırıklığı sonucu 11 yaşında depresyona girmiştir. Sesini dünyanın en önemli konferanslarında politikacılara yaptığı konuşmalarla duyurdu.  

Greta, iklim değişikliği hususunda harekete geçmede yetişkinlerin olamadığı kadar kararlı ve akıllıca bir soru soruyor:  

Bile bile kitlesel bir yok oluşa mı neden oluyoruz? Biz cani miyiz?

Peki Biz yetişkinler olarak kuraklığı ve iklim değişikliğini önlemek için ne yapıyoruz? İklim değişikliğini yeteri kadar ciddiye alıyor muyuz?

 

.
Tüm Yorumları Gör (0)